4-6 YAŞ KUR’AN KURSLARINA “ORTA ÇAĞ ZİHNİYETİ” YAKIŞTIRMASI KABUL EDİLEMEZ BİR DURUMDUR!
Toplumun manevi ahlak ve inşasında küçüklere sevginin, büyüklere saygının ve doğru olan fiillerin güzelliğinin; saygısızlılığın , hırsızlığın, yalanın, iftira gibi kötü davranışların çirkinliğinin; gerçek manada öğretilmesinde ve hayata tatbik edilmesinde 4-6 yaş eğitiminin gerekliliği kaçınılmaz bir gerçektir. Dolayısıyla 0-4-yaş , 4-6 yaş çocuk eğitiminin ne kadar önemli olduğunun akademik çalışmalarla kanıtlandığı yapılan araştırmalarda görülmektedir.
Peygamberimiz (sav) kendisi bir eğitimci olmakla beraber ümmetinden de kendi çocuklarını eğitmelerini istemiştir. Çocuk eğitiminin önemine değinen birçok hadis mevcuttur. “Kişinin çocuğuna terbiye vermesi bir sa’ (ölçek) sadaka vermesinden daha hayırlıdır.” “Hiçbir baba, çocuğa iyi bir terbiyeden daha üstün bir bağışta bulunmamıştır.” “Evladınıza gereken bakımı yapınız ve güzelce terbiye ediniz.” “Çocuğun babası üzerindeki hakları ismini ve edebini güzel yapmasıdır.” gibi hadisler bunlardan bazılarıdır.
Ebeveynler tarafından evde verilecek eğitimler kişisel bilgiyle sınırlı olup okul öncesi eğitim kurumlarına da ihtiyaç duyulmaktadır.
İslam Dininin inançları, ibadet ve ahlak esasları ile ilgili işleri yürütmek, din konusunda toplumu aydınlatmak ve ibadet yerlerini yönetmek üzere; Cumhurbaşkanlığına bağlı olarak kurulan Diyanet İşleri Başkanlığıda bu alanda büyük bir özveriyle 2013-2014 eğitim-öğretim yılında pilot olarak 10 ilde uygulamasını başlattığı ve kısa sürede de toplumumuz tarafından olumlu karşılanan ve rağbet gören 4-6 yaş Kur’an Kursları projesini hayata geçirmiştir.
Son günlerde yapılan tartışmalarda Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı 4-6 yaş Kur’an Kurslarının orta çağ zihniyetine benzetilmesi kabul edilemez bir durumdur.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasının 24.maddesin de “din eğitim ve öğretimi ancak, kişilerin kendi isteğine, küçüklerin de kanunî temsilcisinin talebine bağlıdır” hükmü yer almaktadır.
4-6 yaş Kur’an Kurslarının orta çağ zihiniyetine benzetilmesi; çocuklarını buralara emanet eden velilere, bu kurslarda herhangi bir ek ücret talep etmeden kendilerine emanet edilen çocuklara başta hoca olmanın yanı sıra bir anne şefkatiyle yaklaşan Kur’an Kursu hocalarına yapılan en büyük haksızlık ve insani değerlere saygısızlıktır.
İnsani değerlerin mücadelesi için kurulmuş bir sivil toplum kuruluşu olarak bu durumu kınıyor ve muhatap kişileri Anayasal görevini ifa etmeye çalışan Diyanet İşleri Başkanlığından, kurslarda eğitim gören çocukların ailelerinden ve fedakarca bu görevi yürüten Kur’an Kursu öğreticilerinden özür dilemeye davet ediyoruz.
Gönül isterdi ki! Bu kurslarda verilen ahlaki eğitim sayesinde günümüzde yaşanan şiddet olaylarının azalmasına etkisi hakkında iyileştirici çalışmalar yapılması #GÜNDEM OLSUN,
Gönül isterdi ki! Kur’an Kurslarının fiziki ortamlarının daha da iyileştirilmesi #GÜNDEM OLSUN,
Gönül isterdi ki! Hocalığın yanı sıra onlarca çocuğa saatlerce annelik yapan fedakar Kur’an Kursu öğreticilerinin maaşlarının iyileştirilmesi #GÜNDEM OLSUN…
Enes ÇINAR
Yönetim Kurulu Başkanı
Evla İnsani Yardım Derneği